2008-2014
Yılları Arasında �evresel �rneklerden İzole Edilen
Salmonella Suşlarının Serotip Dağılımı ve
Antimikrobiyal Duyarlılıkları
Serotype
Distribution and Antimicrobial Susceptibilities of Salmonella
Strains Recovered From Environmental Samples Between 2008-2014
Revasiye G�LEŞEN1, Belkıs LEVENT1, Mehmet �VEY2, Hasan BAYRAK3, Mesut AKGEYİK1
1 T�rkiye Halk Sağlığı Kurumu, Mikrobiyoloji Referans Laboratuvarları Daire Başkanlığı, Ankara.
1 Public Health Agency of Turkey, Department of Microbiology Reference Laboratories, Ankara, Turkey.
2 Aviagen Anadolu Kanatlı Teşhis ve Analiz Laboratuvarı, Ankara.
2 Aviagen Anadolu Poultry Diagnostic and Analysis Laboratory, Ankara, Turkey.
3 Toros Devlet Hastanesi, Mikrobiyoloji Laboratuvarı, Mersin.
3 Toros State Hospital, Microbiology Laboratory, Mersin, Turkey.
�Z
D�nya genelinde alınan �nlemler ve kontrol uygulamalarına rağmen Salmonella enfeksiyonları halk sağlığını tehdit etmeye devam etmektedir. Salmonella'ların ayrıca �nemli ekonomik kayıplara neden olması da bu etkeni her zaman �n planda tutmaktadır. Salmonella serotiplerinin ve kaynağının bilinmesi epidemiyolojik a�ıdan �nem taşımaktadır. Bu �alışmada, 2008-2014 yılları arasında yedi yıllık bir d�nemde tavuk �retim �iftliklerinden alınan �evresel �rneklerden izole edilip doğrulama ve serotiplendirme amacıyla laboratuvarımıza g�nderilen Salmonella izolatlarının serotiplerine g�re dağılımları ile antimikrobiyal ila�lara diren� durumları değerlendirilmiştir. �evresel �rneklerden izole edilip T�rkiye Halk Sağlığı Kurumu, Mikrobiyoloji Referans Laboratuvarları Daire Başkanlığı, Ulusal Enterik Patojenler Referans Laboratuvarına g�nderilen suşlar; Salmonella-Shigella ve ksiloz-lizin-deoksikolat (XLD) agar besiyerlerine ekilerek 37�C'de 18-24 saat ink�basyon sonrası değerlendirilmiştir. Ş�pheli kolonilerden standart biyokimyasal testlerle tanımlama yapılmıştır. Salmonella ile uyumlu bulunan suşlar, polivalan ve monovalan Salmonella O ve H antiserumları ile lam agl�tinasyonu y�ntemiyle serotiplendirilmiştir. Antibiyotik duyarlılık testleri CLSI �nerilerine g�re Kirby Bauer disk dif�zyon y�ntemi ile �alışılmıştır. �alışmamızda değerlendirilen toplam 2011 adet Salmonella suşunun 15 farklı serogrup ve 75 farklı serotipe ayrıldığı saptanmıştır. En sık saptanan Salmonella serotipi S.Infantis (%30.6) olup, bunu sırasıyla S.Enteritidis (%21.8), S.Typhimurium (%6.5), S.Kottbus (%5.2), S.Tennessee (%4.3), S.Mbandaka (%4.1), S.Indiana (%3.9), S.Kentucky (%3), S.Corvallis (%2.5), S.Paratyphi B (%1.9) ve S.Hadar (%1.7) izlemektedir. İzolatların %50.1'i (1008/2011) test edilen antimikrobiyallerin hepsine duyarlı olarak bulunmuştur. Tek ilaca diren� oranı %15.1 olarak saptanmış; suşların %30.9'unda �oklu ila� direnci (≥ 3 antimikrobiyal ilaca diren�) belirlenmiştir. Salmonella suşlarının antimikrobiyallere diren� oranları sırasıyla; nalidiksik aside %35.9, tetrasikline %30, s�lfonamide %27.5, trimetoprime %25.6, trimetoprim/s�lfametoksazole %25.4, streptomisine (%23.4) ve ampisiline %13.5 olarak tespit edilmiştir. Streptomisin (%91.4), ampisilin (%88.6) ve tetrasikline (%88.6) en y�ksek diren� oranı S.Hadar; s�lfonamid (%82.2) ve trimetoprim/s�lfametoksazole (%78.2) en y�ksek diren� S.Infantis; nalidiksik aside en y�ksek diren� ise S.Indiana (%97.4), S.Hadar (%91.4) ve S.Infantis (%88.8) suşlarında izlenmiştir. Sonu� olarak, g�n�m�zde halen k�resel bir problem olan Salmonella enfeksiyonları ile m�cadelede, suşların k�keni, serotip dağılımı ve antimikrobiyallere diren� durumlarının belirlenmesin gerekli olduğu d�ş�n�lmektedir.
Anahtar s�zc�kler: Salmonella; serotiplendirme; antimikrobiyal duyarlılık; �evresel �rnek.
ABSTRACT
Despite the measures taken and control applications worldwide, Salmonella infections continue to threat the public health. Since these infections also cause significant economical loss, the salmonellas continue to be forefront globally. The determination of Salmonella serotypes and their sources is important for epidemiological point of view. In this study, serotype distribution and antimicrobial resistance of environmental isolates of Salmonella spp. recovered from the poultry farms, that were send for confirmation and serotyping between seven years period, 2008-2014, were evaluated. Strains isolated from environmental samples that were sent to Public Health Institute, Department of Microbiology Reference Laboratory, National Reference Laboratory for Enteric Pathogens, were inoculated onto Salmonella-Shigella and Xylose Lysine Desoxycholate agar and evaluated after 18-24 hours of incubation at 37�C. The identification of the strains was performed by using standard biochemical tests from the suspected colonies. Strains compatible with Salmonella spp. were serotyped using polyvalent and monovalent Salmonella O and H antisera by slide agglutination method. Antibiotic susceptibility tests were performed and evaluated according to CLSI recommendation using Kirby-Bauer disk diffusion method. In our study, a total of 2011 Salmonella strains were evaluated and 15 different serogroups and 75 different serotypes were identified. The most common Salmonella serotypes were S.Infantis (30.6%), followed by S.Enteritidis (21.8%), S.Typhimurium (6.5%), S.Kottbus (5.2%), S.Tennessee (4.3%), S.Mbandaka (4.1%), S.Indiana (3.9%), S.Kentucky (3%), S.Corvallis (2.5%), S.Paratyphi B (1.9%) and S.Hadar (1.7%). Among the isolates, 50.1% (1008/2011) were found susceptible to all of the tested antimicrobials. The rate of isolates that were resistant to only one drug was found to be 15.6%, whereas 30.9% of the strains showed multi-drug resistance (resistant to ≥ 3 antimicrobial drugs). Antimicrobial resistance rates of the Salmonella strains were as follows; nalidixic acid 35.9%, tetracycline 30%, sulfonamides 27.5%, trimethoprim 25.6%, trimethoprim/sulfamethoxazole 25.4%, streptomycin 23.4% and ampicillin 13.5%, respectively. The highest resistance rates for streptomycin (91.4%) ampicillin (88.6%) and tetracycline (88.6%) were observed in S.Hadar strains; for sulfonamide (82.2%) and trimethoprim/sulfamethoxazole (78.2%) in S.Infantis strains, and for nalidixic acid in S.Indiana (97.4%), S.Hadar (91.4%) and S.Infantis (88.8%) strains. In conclusion, the origins, serotypes and antibiotic susceptibility patterns of the strains should be defined for the management of Salmonella infections which are still today a global problem.
Keywords: Salmonella; serotyping; antimicrobial susceptibility; environmental samples.
Geliş Tarihi (Received): 05.04.2016 • Kabul Ediliş Tarihi (Accepted): 10.06.2016
GİRİŞ
Salmonella t�rleri, t�m d�nyada mortalite ve morbiditesi y�ksek gıda kaynaklı enfeksiyonların en sık nedenlerindendir. Salmonella'ların insanlara bulaşı, hayvanlarla temas ve hayvansal kaynaklı gıdaların t�ketimi ile olmaktadır. İnsanlara bulaştırma a�ısından k�mes hayvanları ile bunların �r�nleri en başta gelmektedir1,2,3,4,5,6,7.
Salmonella'lar, lipopolisakkarit yapısındaki O ve protein yapısındaki H antijenlerinin farklılıkları temel alınarak d�zenlenen Kauffmann-White şemasına g�re serotiplere ayrılırlar. G�n�m�zde 2500'�n �zerinde serotip bulunmaktadır. Bir �lkede izole edilen Salmonella serotiplerinin ve kaynaklarının bilinmesi o �lkede daha sonra izole edilecek Salmonella'ların tanımlanmasında �nem taşımakta ve Salmonella enfeksiyonlarının kontrol edilmesi ve �nlenmesinde yardımcı olmaktadır8,9,10.
Salmonella suşlarında 1990'ların başından itibaren g�r�lmeye başlayan antimikrobiyal diren�, k�resel bir halk sağlığı sorunu olarak karşımıza �ıkmaktadır. Mikroorganizmaların diren�li hale gelmesi, diren�li suşların yayılımı ve salgınlara yol a�malarını �nleyecek tek ve basit bir ��z�m yolu bulunmamaktadır1. Bu �alışmada, 2008-2014 yılları arasında tavuk �retim �iftliklerinden alınan �evresel �rneklerden izole edilip doğrulama ve serotiplendirme amacıyla laboratuvarımıza g�nderilen Salmonella izolatlarının serotiplerine g�re dağılımları ile antimikrobiyallere diren� durumları değerlendirilmiştir.
GERE� ve Y�NTEM
Bakteri Suşları, Tanımlama ve Serotiplendirme
�alışmaya, T�rkiye Halk Sağlığı Kurumu, Ulusal Enterik Patojenler Referans Laboratuvarına (UEPRL) 2008-2014 yılları arasında yedi yıllık bir d�nemde tavuk �retim �iftliklerinden alınan �evresel �rneklerden izole edilip doğrulama ve serotiplendirme amacıyla g�nderilen Salmonella suşları dahil edildi. İzolasyon i�in �rnekler Salmonella-Shigella agar ve ksiloz-lizin-deoksikolat agar (XLD) besiyerlerine ekildi ve 37�C'de 18-24 saat ink�basyon sonrası değerlendirildi. Tanımlama, standart biyokimyasal testlerle yapıldı11,12. Biyokimyasal olarak Salmonella ile uyumlu bulunan suşların serogrup ve serotiplendirmeleri, polivalan ve monovalan Salmonella O ve H antiserumları kullanılarak (T�rkiye Halk Sağlığı Kurumu antiserumları; Statens Serum Institut antiserumları, Danimarka) lam agl�tinasyonu ile yapıldı13.
Antimikrobiyal Duyarlılık Testleri
Antibiyotik duyarlılık testleri, Clinical and Laboratory Standards Institute (CLSI) �nerilerine g�re Kirby Bauer disk dif�zyon y�ntemi ile Mueller-Hinton besiyerinde (Oxoid, İngiltere) uygulandı ve değerlendirildi. Testte; ampisilin (AMP; 10 �g), kloramfenikol (C; 30 �g), streptomisin (S10; 10 �g), tetrasiklin (TE; 30 �g), s�lfonamid (S3; 300 �g), trimetoprim/s�lfametoksazol (SXT; 1.25/23.75 �g), siprofloksasin (CIP; 5 �g), nalidiksik asit (NA; 30 �g), sefotaksim (CTX; 30 �g), seftriakson (CRO; 30 �g), seftazidim (CAZ; 30 �g) ve trimetoprim (W; 5 �g) diskleri (Oxoid, İngiltere) kullanıldı. Kalite kontrol suşu olarak E.coli ATCC 25922 kullanıldı14.
BULGULAR
�alışmamızda, 2008-2014 yılları arasında izole edilen toplam 2011 adet Salmonella suşu incelenmiştir. Suşların %24'�n� (n= 499) 2011 yılında g�nderilen izolatlar oluşturmaktadır. Salmonella suşlarının 15 farklı serogruba ayrıldığı izlenmiştir. En yaygın (%56) Salmonella serogrubu grup C olmuş, bunu %23 ile D, %14 ile B ve %4 ile E grubu izlemiştir.
Salmonella suşları 75 farklı serotipe ayrılmıştır (Tablo I). Bunlardan 65'i Salmonella enterica subsp. enterica alt t�r�ndedir. Bir serotip (2 suş) Salmonella enterica subsp. diarizonae, 8 serotip (12 suş) ise Salmonella enterica subsp. salamae alt t�r�ndedir. D�rt suş somatik O antijenleri ile agl�tinasyon vermemiş, ancak H antijenlerinin faz 1'i r, faz 2'si ise 1,5 olarak bulunmuştur. En sık saptanan Salmonella serotipi S. Infantis (%30.6) olmuş, bunu S. Enteritidis (%21.8), S. Typhimurium (%6.5) ve S. Kottbus (%5.2) izlemiştir. En sık saptanan 5 Salmonella serotipinin yıllara g�re dağılımları Şekil 1'de; en sık saptanan 15 Salmonella serotipinin yıllara g�re dağılımları ise Tablo II'de verilmiştir.
Salmonella suşlarının antibiyotiklere duyarlılık durumu Şekil 2'de sunulmuştur. Buna g�re en y�ksek diren� oranları sırasıyla; NA (%35.9), TE (%30), S3 (%27.5), W (%25.6), SXT (%25.4), S10 (%23.4) ve AMP (%13.5) olarak izlenmiştir. Siprofloksasine diren� oranı %1.4 olarak bulunmuş olsa da, orta duyarlılık %32.6 gibi y�ksek oranda saptanmıştır. İzolatların %50.1'i (1008/2011) test edilen antimikrobiyallerin hepsine duyarlı olarak bulunmuştur. Tek ilaca diren� oranı %15.1 olarak saptanmış; ≥ 3 antibiyotik grubuna diren� oranı ise %30.9 olarak belirlenmiş ve bu suşlar �ok ilaca diren�li (�İD) olarak kabul edilmiştir. S. Hadar suşlarında �İD suş oranı %88.6 ile en y�ksek oranda bulunmuştur. Bunu %86.2 ile S. Infantis suşları izlemektedir. Tek ilaca en y�ksek diren� g�steren serotip %94.9 ile S. Indiana suşlarıdır.
Salmonella suşlarının serotiplere g�re antibiyotiklere diren� durumu Tablo III'de g�r�lmektedir. AMP (%88.6), TE (%88.6) ve S10 (%91.4)'a karşı en y�ksek diren� S.Hadar suşlarında; SXT (%78.2) ve s�lfonamidlere (%82.2) en y�ksek diren� ise S.Infantis'te izlenmiştir. Nalidiksik aside diren� sırasıyla S.Indiana (%97.4), S.Hadar (%91.4) ve S. Infantis (%88.8) suşlarında bulunmuştur.�
TARTIŞMA
Tavuk �retim �iftliklerinden izole edilip serotiplendirilen Salmonella suşlarının değerlendirildiği bu �alışmada, 2008-2014 yılları arasındaki yedi yıllık d�nemde 2011 Salmonella suşu serotiplendirilmiş; en sık saptanan serotipin S. Infantis olduğu g�zlenmiştir. Farklı zamanlarda farklı b�lgelerde yapılan �alışmalarda, tavuk �iftliklerinde saptanan Salmonella serotipleri değişiklik g�stermekte; en sık saptanan serotiplerin S.Heidelberg, S.Corvallis, S.Kentucky ve S.Typhimurium olduğu izlenmektedir1,2,4,5. Bu durumun coğrafi farklılık, hayvanlarda kullanılan yemler ve konak �eşitliliğine bağlı olabileceği d�ş�n�lmektedir. K�mes hayvanları da dahil pek �ok memeli t�r�nde enfeksiyona neden olan S. Enteritidis genelde ikinci sıklıkta g�r�len serotip olarak karşımıza �ıkmaktadır1,3,9,15,16. Tavuk �iftliklerinde k�mes hayvanlarına Salmonella bulaşı, �iftliklerdeki ��pler, dışkı, yem, su, �iftlik ara�ları, hasta hayvanlar ve rodentler yoluyla olmaktadır3,6. EFSA'nın 2016 raporunda17 k�mes hayvanlarında en sık saptanan serotipin S. Infantis olduğu belirtilmektedir.
T�rkiye'de yapılan �eşitli �alışmalarda insanlardan en sık izole edilen Salmonella serotipleri sırasıyla S.Enteritidis ve S.Typhimurium olarak g�r�lmektedir18,19,20,21,22. �lkemizde �evresel �rneklerden saptanan Salmonella serotiplerine ulaşabilmek pek m�mk�n olmamıştır. Bizim �alışmamızda, yıllara g�re Salmonella serotiplerinin dağılımları incelendiğinde (Tablo II), farklı yıllarda S.Infantis ve S.Enteritidis d�n�ş�ml� olarak birinci ve ikinci sırada izlenmektedir. Dikkat �ekici olan nokta, 2011 yılından itibaren daha �nce nadir olarak g�zlenen ve tabloda "diğer" başlığı altında verilen serotiplerin oranlarındaki artıştır. Son yıllarda S.Enteritidis ve S.Typhimurium'a bağlı enfeksiyonlarda azalma olmakla beraber, genel olarak salmonelloz olgularında azalma olmamıştır. Bu da, daha �nceleri bilinen fakat �ok d�ş�k oranda izole edildikleri i�in sıklıkla karşılaşmadığımız serotiplerin artışına bağlıdır. Yine son zamanlarda, hayvansal kaynaklı gıdalarda yapılan incelemeler, hayvanlarda da sık g�r�len serotiplerde bir değişiklik olduğunu g�stermektedir2. Dolayısıyla bir serotipin azalmasıyla bunun yerini diğer serotipler almaktadır. Ancak tavukların, aynı anda pek �ok farklı Salmonella serotipi ile enfekte olabileceği de unutulmamalıdır3.
�alışmamızda, 2011 yılında g�nderilen suşların b�y�k �oğunluğunu, yem hammaddelerinden saptanan suşlar oluşturmuştur. Yine bu d�nemden itibaren, suşları izole eden tavuk�uluk firmasının �evresel �rneklerden Salmonella izolasyonunda kullanmış olduğu tekniği geliştirmesinin, hem suş sayısındaki artış hem de serotip �eşitliliğinde �nemli olduğu d�ş�n�lmektedir. Hayvanların yemlerine ve t�kettikleri bitkilere eklenen antibiyotikler, bir yandan tedavi edici ve b�y�meyi hızlandırıcı etki yaparken, diğer taraftan da diren�li bakterilerin se�imine ve hem hayvanlar hem de insanlar arasında yayılımına katkıda bulunmaktadır7,23,24. Son yıllarda Salmonella'larda antimikrobiyallere diren� gelişimi �nemli bir halk sağlığı sorunu olarak karşımıza �ıkmaktadır. �zellikle gelişmekte olan �lkelerde diren� oranları y�ksek bulunmaktadır6,15,17,24. �İD suşlar hem insan hem de hayvan sağlığını tehlikeye sokmaktadır.
Kuang ve arkadaşları1 457 Salmonella suşunun %41'ini test edilen t�m antimikrobiyallere duyarlı bulmuştur. En �ok diren� izlenen antibiyotik %39 oranı ile NA ve SXT'dir. Tetrasiklin direnci %27.5, CIP direnci ise %24 olarak saptanmış olup �İD oranı %35'tir1. Bu sonu�lar bizim �alışmamızda bulunan NA ve TE diren�leri ile uyumlu olarak g�r�nmektedir. �İD oranı da her iki �alışmada yakın olarak izlenmektedir. Santos ve arkadaşları16, Kuzey Carolina'da hindi �iftliklerinden izole edilen Salmonella'larda %86 TE, %71 s�lfonamid ve %64 streptomisin direnci saptarken, NA direncini %5 olarak bulmuşlardır. Bu �alışmada, bizim �alışmamızda saptanan diren� oranları ile farklılık izlenmektedir. İran'da Sodagari ve arkadaşlarının7 tavuk etlerinden izole edilen Salmonella suşlarında yapmış oldukları �alışmada, %92.8 NA, %81 TE, %68.4 W, %61.2 SXT ve %56.7 streptomisin direnci bulunmuştur. �İD oranı ise %62.2 olarak izlenmiştir7. Kasımoğlu ve arkadaşları25 �lkemizde kanatlı hayvan etlerinden izole edilen Salmonella'larda NA direncini %62.5 olarak saptamışlardır. Yine �lkemizde bir diğer �alışmada, kanatlı hayvan etlerinden izole edilen Salmonella t�rlerinde %50.9 oranında TE direnci bulunurken, izolatların �oklu antibiyotik direnci g�sterdiği rapor edilmiştir23. Bu �alışmada bulunan diren� oranları da benzer şekilde izlenmiştir.
Melendez ve arkadaşları15, S.Kentucky ve S.Mbandaka suşlarında TE direncini sırasıyla %83 ve %100 olarak saptamışlardır. B�t�n izolatlar gentamisin, siprofloksasin ve kloramfenikole duyarlı, s�lfonamide diren�li olarak bulunmuştur15. Oliveria ve arkadaşları24 da, �evresel �rneklerden izole edilen 17 Salmonella suşunun hepsinde TE ve S10 direnci tespit etmişlerdir. Bu sonu�lar bizim �alışmamızdaki oranlardan olduk�a y�ksektir. �alışmamızda, S.Kentucky ve S.Mbandaka suşlarında TE direnci sırasıyla %9.9 ve %2.4; s�lfonamid direnci ise %11.5 ve %10.9 olarak izlenmektedir. Tetrasiklin ve streptomisin gibi antibiyotiklerin hayvanlarda b�y�me fakt�r� olarak kullanılmasının, diren� gelişiminde etkili olduğu d�ş�n�lm�şt�r. Oliveria ve arkadaşları24, 17 Salmonella suşunda NA direncini %100 olarak belirlemiş ve suşlarda siprofloksasine karşı duyarlılıkta azalma olduğunu bildirmişlerdir. Bizim �alışmamızda da en y�ksek diren� NA'ya karşı izlenmiştir. Siprofloksasin direnci ise %1.4 olarak bulunsa da, orta d�zeyde duyarlılık %32.6 gibi y�ksek bir oranda saptanmıştır. Bu suşlarda MIK ile duyarlılıkta azalma olup olmadığının test edilmesi gerekmektedir. Ancak azalma olduğunu s�ylemek yanlış olmayacaktır. �alışmamızda S. Indiana suşlarında NA direnci %97.4 olarak bulunmuştur. Lu ve arkadaşlarının26 �in'de tavuk �iftliklerinden izole edilen S.Indiana suşlarında kinolon direncini araştırdıkları �alışmada, NA ve CIP direnci sırasıyla %100 ve %82 olarak bulunmuştur. S.Indiana suşlarında kinolonlara karşı direncin y�ksek olduğu d�ş�n�lebilir. Ancak bu konuda daha detaylı �alışmalara ihtiya� vardır.
Avrupa Besin G�venliği Kurumu (EFSA)'nun raporunda �zellikle k�mes hayvanlarında saptanan S. Infantis suşlarının TE, AMP ve s�lfonamidlere diren� g�sterdiği ve bu suşlarda �İD oranının %31 olduğu vurgulanmaktadır17. Bu sonu�lar, �alışmamızda bulmuş olduğumuz Salmonella suşlarında serotip ve antimikrobial diren� durumunun Avrupa verileriyle uyumlu olduğunu g�stermektedir. �lkemizdeki klinik izolatlarda da, 2000 yılından sonra kinolonlara karşı diren� oranlarında artış dikkati �ekmektedir.� Bu durumun son yıllarda ampirik tedavide siprofloksasin se�iminde artış olmasına bağlı olduğu d�ş�n�lmektedir18,22,27. Ancak �evresel kaynaklı olgularda diren� oranlarına ulaşmak olduk�a zordur. Sonu� olarak, �lkemizde Salmonella serotiplerinin ve kaynağının bilinmesi ve insan enfeksiyonlarından izole edilen suşlarla karşılaştırılması epidemiyolojik a�ıdan �nemlidir. Antibiyotikler, hem hayvan hem de insanlarda uygun endikasyonda, uygun dozda ve s�rede kullanılmadığı s�rece gıda g�venliği ve toplum sağlığı a�ısından tehdit oluşturmaya devam edecektir. İnsanlarda Salmonella y�k�n� azaltmak i�in tıp, tarım, gıda ve veterinerlik alanları arasında sağlanacak etkin bir işbirliği ve sekt�rlerin koordinasyon i�erisinde �alışmalarının �nemi b�y�kt�r.
KAYNAKLAR
İletişim (Correspondence):
Uzm. Dr. Revasiye G�leşen,
T�rkiye Halk Sağlığı Kurumu,
Mikrobiyoloji Referans Laboratuvarları Daire Başkanlığı,
Sıhhiye 06100, Ankara, T�rkiye.
Tel (Phone): +90 312 565 5506,
E-posta (E-mail): revasiyekayali@yahoo.com